Bu Blogda Ara

31 Ağustos 2010 Salı

ÜÇLEME

1.Hava kararıncaya dek



Eline almıştı kadının elini. Konuşmuyordu

uzaktan, belki de kendi içinde,

güçlü atışını duyuyordu denizin nabzının.

deniz, çamlar, tepeler eliydi kadının

Ona söylemese bunu, nasıl tutabilirdi o eli?



hava kararıncaya dek kımıldamadılar. Sadece

iki eli de kırık bir heykel vardı ağaçların altında.





2. Bir kadın



O gece; yanına varılmaz o kadın öpmüyor kimseyi

onu öpecek kimse çıkmaz korkusuyla tek başına.



Beş uçlu bir yıldızla gizliyor bir tutam beyaz saçı

ve en güzel kimliğini yadsıması kadar güzel kendisi.





3. Neden bizim suçumuz?



Dikensiz kalkan filizleri dilinin altında,

üzüm çekirdekleri, şeftali lifleri.

Ilıman bir ülke var gölgesinde

kirpiklerinin. Yatıp dinlenebilirim, diyor, sorgusuz.



Peki ne anlama geliyor bu 'daha ilerde' sözü?

Neden senin suçun olsun, kuşkusuz, yaprakların

arasında kalman-

güzel, yalın, sıcaklığının altın çizgilerinde?

Ve neden benim suçum gecede ilerlemek,

kendi özgürlüğümde tutsak, diyor, cezalandırılanın

ceza vermesi?



Çeviri: Cevat Çapan

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder